Stabilo Arkaya Geçiriyor mu? Psikolojik Bir Mercekten İnceleme İnsan Davranışlarının Derinliklerine Yolculuk Bir psikolog olarak insan davranışlarını anlamak her zaman benim için bir merak konusu olmuştur. İnsanlar, bazen farkında olmadan, bazen de bilinçli olarak, alışkanlıklar ve seçimler yapar. Birçok kişi, sıradan bir yazı aracı olan Stabilo kalemini sadece bir renkli kalem olarak görürken, bu kalemin psikolojik etkileri ve insanlar üzerindeki derin izleri hakkında farklı bir bakış açısına sahip olmamı sağlayan bir gözlemde bulundum. Stabilo’nun, yani bu kalemin “arka geçirme” eyleminin ardında yatan psikolojik dinamikleri çözümlemek, insanların bilinçaltına dair ipuçları sunabilir. Bu yazıda, Stabilo’nun sadece bir yazı aracı olmanın ötesinde, insanlar…
Yorum BırakGünlük Yolculuk Yazılar
Ağrının İlk İsmi Nedir? Tarihsel Bir Sorunun Ardında Yatan Anlamlar ve Gerçekler Birinci Dereceden Ağrılar ve İnsanlık Durumu Herkesin bir şekilde deneyimlediği, bazılarının ise varlıklarını tanımladığı en ilkel hislerden biri: Ağrı. Ama gerçekten ağrının “ilk ismi” nedir? Tıbbı ve psikolojiyi derinlemesine incelediğimizde, bu sorunun cevabı çok daha karmaşık ve tartışmalıdır. Belki de o kadar da basit değildir. Tarihte ilk defa bir insanın ağrı yaşadığını düşündüğümüzde, bu hissin tanımlanışı veya anlamlandırılması büyük ihtimalle günümüzdekinden farklıydı. Peki, bu konuda ne kadar net bir çizgi çizebiliriz? Ağrının tarihi, bir kavramın sadece fiziği değil, aynı zamanda sosyal, kültürel ve bireysel yansımasını da içeriyor. Tartışmasız,…
Yorum BırakYarım Damak Bebek Neden Olur? Küresel ve Yerel Perspektifler Yarım damak, tıp dilinde “yarık damak” olarak bilinen ve bir kişinin damak yapısının doğuştan tam gelişmemesi sonucu meydana gelen bir durumdur. Bebeklerin bu şekilde doğması, hem ebeveynler hem de toplumlar için bazen korkutucu, bazen de belirsizliklerle dolu bir deneyim olabilir. Ancak, bu durumun kökenlerine inmek, küresel ve yerel düzeyde nasıl algılandığını anlamak, hem tıbbi hem de kültürel bakış açılarıyla daha derin bir kavrayış sağlayabilir. Gelin, bu konuda biraz daha derinleşelim. Küresel Perspektiften Yarım Damak Dünya genelinde, yarık damak ve dudak gibi doğumsal anomaliler, genetik faktörler ve çevresel etmenlerin bir kombinasyonu sonucu…
Yorum BırakNervous Aphonia Nedir? Hayatın her anında sesimizi kullanıyoruz: sohbet ederken, birini aradığımızda ya da sadece düşüncelerimizi dışa vurduğumuzda… Ama ya bir anda sesiniz gitse? Bu durum, çoğu insan için korkutucu olabilir, özellikle de bunun arkasında herhangi bir fiziksel hastalık olmadığını bildiğinizde. İşte bu, “nervous aphonia” (sinirsel afoni) dediğimiz durumun ta kendisi. Sinirsel Afoni: Sesin Kaybolduğu Yerin Gizemi Sinirsel afoni, genel olarak sesin kaybolması anlamına gelir. Ancak bu kaybolma, bir ses telleri ya da solunum yolu problemi yüzünden değil, psikolojik bir sebeple gerçekleşir. Yani, vücudunuz fiziksel olarak sağlıklıdır ama zihinsel bir durum, sesinizi susturur. Bu rahatsızlık, genellikle aşırı stres, kaygı ya…
Yorum BırakPek çok mu, “pekçok” mu? Yazım Düzeni Üzerine Düşünsel Bir İnceleme Dil, hem günlük iletişimin hem de düşünsel ifadelerin temeli. Kelimelerin yazımı, anlamın doğru aktarılması ve algının netliği açısından büyük önem taşır. “Pek çok / pekçok” tartışması, belki küçük görünür; ancak bu küçük ayrım, yazılı kültürde tutarlılık, doğruluk ve özen konularına dair derin ipuçları sunar. Bu yazıda, bu iki yazım biçiminin tarihçesinden başlayarak günümüzdeki akademik ve dil kurallarındaki yerini, tartışmalarını ve toplumsal etkilerini irdeleyeceğiz. “Pek çok”un Tarihsel Kökeni ve Yazım Anlayışı Türkçede “pek” ve “çok” kelimeleri ayrı ayrı görüşüne dayanır: “pek” bir zarf / sıfat pekiştiricisidir, “çok” ise miktar ya…
Yorum BırakLozan Antlaşması’nda Hangi Ülkeler Var? Psikolojik Bir Mercekten Tarihin Derinliklerine Bakış Bir Psikoloğun Meraklı Girişi: Davranışların Tarihle Kesiştiği Yer İnsan davranışlarını anlamaya çalışırken, çoğu zaman bireyin iç dünyasına odaklanırız. Oysa tarihin büyük dönüm noktaları da insan psikolojisinin karmaşık dokusuyla şekillenir. Devletler, tıpkı bireyler gibi duygular, algılar, tehdit değerlendirmeleri ve güç arayışlarıyla hareket eder. Uluslararası ilişkiler, kolektif bir psikolojinin yansıması gibidir. İşte Lozan Antlaşması da tam bu çerçevede incelenebilecek tarihsel bir örnek sunar. “Lozan Antlaşması’nda hangi ülkeler var?” sorusu, yalnızca diplomatik bir listeyi değil, aynı zamanda çok katmanlı bir psikolojik dinamiği de ortaya çıkarır. Antlaşmaya katılan ülkeler, kendi tarihsel travmalarının, güç…
Yorum BırakQLED TV mi, LED TV mi? Ekonomik Bir Karar Verme Süreci Kaynakların Sınırlılığı ve Seçimlerin Sonuçları: Ekonomist Perspektifi Günümüzde teknoloji, hayatımızın hemen hemen her alanına etki ederken, tüketici tercihlerinin ekonomi üzerindeki yeri de giderek daha fazla önem kazanıyor. Özellikle büyük yatırımlar gerektiren ve tüketicinin bilinçli bir karar vermesini gerektiren ürünler, ekonomik bir bakış açısıyla incelendiğinde farklı bir anlam kazanır. Bu yazıda, QLED TV ve LED TV seçiminde karşımıza çıkan ekonomik kararları analiz edeceğiz. Hangi TV’nin tercih edileceği, yalnızca bireysel bir seçim değil, aynı zamanda kaynakların sınırlılığı ve bu seçimlerin sonuçları açısından büyük bir öneme sahiptir. Bu iki ürün arasında yapılacak…
Yorum BırakOrangutan ve Goril Arasındaki Fark Nedir? İki Kafadarın Karşılaştırması Bir gün arkadaşlarımın arasında, sırf canım sıkıldığı için, “Orangutan ile goril arasındaki fark nedir?” diye bir soru sordum. Evet, bu sorunun benim kafamda asıl amacı, kimin ne kadar bilgiye sahip olduğunu görmekti. Ama tabii, bu soruyu sorduktan sonra kafamda bir soru işareti oluştu: “Gerçekten, orangutan ve goril arasındaki fark nedir?” Hadi bunu eğlenceli bir şekilde inceleyelim. Orangutan ve Goril: İki Koca Adamın Farkları İlk başta orangutanlar ve goriller arasında gözle görülür bir fark yok gibi gelebilir. İkisi de koca koca, kıllı yaratıklar, değil mi? Ama olay o kadar basit değil. Bunu…
Yorum BırakKaç Yıl Ceza Yatan Askerlik Yapmaz? Kayseri’de, 25 yaşımda bir genç yetişkinim ve hayatımda bazı sorular var ki, bazen günlerce kafamda yankı yapıyorlar. Hani, bazen bir soru sorarsın, ama cevabını alman zaman alır, bir ömür boyu belki… “Kaç yıl ceza yatan askerlik yapmaz?” sorusu da işte böyle. Hayatımda, beklenmedik bir anda gelen bir kararın, bir geçmişin, bir hatanın bedelinin ne olacağını tam olarak kestiremiyorsun. Ama o hatayı bir şekilde ödemek zorunda kalıyorsun. İşte tam bu yüzden, bazen bir soru o kadar derinleşiyor ki, o soruya dair cevaplar sana kim olduğunu hatırlatıyor. Bir Telefon, Bir Mesaj ve Hayatımın Değişimi Askerlik yaşıma…
Yorum BırakJel Akü Bozulur mu? Çocukluktan Bugüne Elektrikli Anılar Ankara’da büyüdüm, bilirsiniz, şehir bir yandan modern, diğer yandan geleneksel dokularla dolu. Çocukken mahallede sokak aralarında bisikletle gezerken, akülerle ilgili hep bir merakım vardı. Ne zaman bisikletimin ışığı sönse, ya da bir arkadaşımın arabasının aküsü bitse, genellikle herkesin aklında tek bir soru vardı: Jel akü bozulur mu? O zamanlar bu tür teknik soruları çok düşünmezdim, ama büyüdükçe, bu tür detaylarla ilgilenmeye başladım. İlk işimde ise ekonomik verilere gömülmeden önce, araçlar ve teknolojiyle ilgili çok şey öğrendim. Özellikle akülerin ömrü ve dayanıklılığı üzerine araştırmalar yaptıkça, “jel akü” kavramının ne kadar yaygın bir soru…
Yorum Bırak